AK Parti Düzce Milletvekili Ercan Öztürk, AK Parti Merkez İlçe Başkanı Bura Alp Kocaman ve parti yöneticisi Asu Beşer ile birlikte Öncü Medya’ya ziyaret düzenledi. Ziyaret sırasında Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın sorularını yanıtlayan Öztürk, milletvekili seçilmesinin ardından, belediyeler ve İl Özel İdaresi’ne 1 milyar liralık ekstra hibe alındığını söyledi.
“Sağlıkta Düzce’nin ciddi sıkıntıları vardı”
Önceliklerinin Düzce’de sağlık konusunda yaşanan sıkıntıları gidermek olduğunu kaydeden Öztürk, “Bizim Belediyelerimizin ve Düzce İl Özel İdaresi’nin normal hak edişlerinin haricinde yaklaşık 1 milyar liralık, ekstra bir hibe almışız. Tabii bunun yanında Akçakoca Ketmenli kavşağı ve hastanenin ivmelenmesini kıymetli buluyoruz. Bunu neden kıymetli buluyoruz? Ama deprem olmuş, ülkenin yarısı yıkılmış, deprem bölgesinin haricinde hiçbir yere yatırım gitmiyorken, bunu bir ilçemize kazandırmamız, keza Düzce il merkezinde biliyorsunuz yeni yapılacak Devlet Hastanesi’nin proje ihalesinin yapılması gerçekten çaba sarf edilerek, emek vererek yapılabilecek işlerdi, bizler de ekip olarak bunları Düzce’ye kazandırdık. En önemsediğimiz şey Düzceli vatandaşlarımızın sağlığı. Sağlıkla ilgili Düzce’mizin ciddi sıkıntıları vardı. Hali hazırda bir kısmı hala devam etmekte. Ama bu yeni hastanemizle birlikte tamamını kapatmış olacağız” diye konuştu.
“Biz Terörsüz Türkiye ile birlikte iç cepheyi tahkim ediyoruz”
MHP Lideri Dr. Devlet Bahçeli’nin çağrısı ile Türkiye’de yaşanan terör sorununu bitirmek için başlatılan “Terörsüz Türkiye” sürecine de değinen Öztürk, “Biliyorsunuz ülkemiz 40 yıldır bu terör belası ile uğraşıyor. Aynı dönemlerde, aynı sıkıntıları yaşamış ülkeler, bugün bütün altyapı sorununu halletti, ülke halkının refahını arttıracak hamleler yaptı. Ama biz ülkemizin hem insan kaynağını, hem de maddi kaynağını bu terör belasına harcadık. Şu anda da içinde bulunduğumuz durumda bütün dünyanın birinci gündemi güvenlik. Biz içeride, Terörsüz Türkiye ile beraber iç cepheyi tahkim ediyoruz ki, dıştan gelecek tehditlere karşı içeride sağlam duralım. Dünyanın başında İsrail diye bir bela var. Zaman zaman programlarınızda sizde bunu sıkça işliyorsunuz. Bizim bu ülke ile de diğer sıkıntılı komşularımızla karşı karşıya gelme ihtimalimiz her zamankinden daha fazla. Yani şu anda devletimizi yönetenler, yani devlet aklı iç cepheyi tahkim ederek dışa karşı direncimizi arttırmanın derdindeler” şeklinde konuştu.
“Türkiye’de toplumsal barışı sağlayacağız”
“Kaldı ki, biz Terörsüz Türkiye ile beraber kendi içimizde toplumsal barışı da tahkim etmiş olacağız” diyen Öztürk, Türk ve Kürt kardeşliğine Çanakkale Şehitliği örneği ile dikkat çekti. Sürecin, bugüne kadar eline silah almamış veya herhangi bir eyleme katılmamış örgüt üyelerini kapsadığını ifade eden Öztürk, konuşmasına şu şekilde devam etti:
“Yani Çanakkale’de şehitliğe gidiyoruz, bugün hangi illerin, hangi ülkelerin ismini geçtiğini; Suriye’si, Şam’ı, Diyarbakır’ı, Mardin’i, Hakkari’si… Yani biz bunu ilk defa yapmıyoruz. Biz omuz omuza orada şehit düştük. Bugün kendi aramızda barışı sağlayıp, kendi aramızda daha güçlü olmamız lazım. Ama tabii bu şu demek değil; bu ülkede 30 bin kişinin katili olan, bu ülkenin 40 yılını boşa harcanmasına sebep olanlar, hiç hesap vermeyenler elini yıkayıp bu işten sıyrılamayacağını Sayın Cumhurbaşkanımız da açıklıyor zaten. Biz hiç kimseyle bir pazarlık halinde değiliz. Hiç kimseye bu konuda taviz veya ödünde vermeyeceğiz. Yani teröre bulaşmış, bir askerin veya bir sivilin veya bir masumun kanını akıtmış olan herkes cezasını çekecek. Bunun haricinde eğer silaha bulaşmamışsa, herhangi bir terör eylemine katılmadıysa, biz bunlarla bir barış iklimi olsun istiyoruz. Bu durum bütün ülke insanlarının da doğrudan refah seviyesine etki edecekte bir şey. Yani çok kıymetli Sayın Devlet Bahçeli, Sayın Cumhurbaşkanımız bunun için kendi siyasi ibarelerini de bir tarafa bırakarak bu işe soyundular biz toplum olarak da buna sahip çıkmamız lazım.”
Düzce’ye yeni bir içme suyu barajı müjdesi…
“Bir köyümüzün taşınması söz konusu”
Ünsal’ın Düzce’de yaşanan içme suyu ve hava kirliliği sorununu sorması üzerine Öztürk, şunları söyledi:
“İçme suyu bu yaz da çok daha fazla bütün Türkiye’de iliklerimize kadar hissettiğimiz bir sorun. Türkiye’nin şuan da susuzlukla alakalı çok ciddi bir sınavı var. Aslında daha yeni başlıyoruz. Bunun sadece bizi idare edenler yani yerel yöneticiler veya genel idare değil bütün toplum olarak bu soruna sahip çıkmamız lazım. Düzce özelinde biliyorsunuz Belediye Başkanımız Sayın Dr. Faruk Özlü’nün girişimleri ve Tarım Orman Bakanlığımızın destekleriyle yaklaşık 1.5-2 Milyar Liralık bir yatırımla birlikte Düzce’nin 40-50 yılını garanti altına alacak şekilde bir su altı yapısında iyileştirme yapılıyor. Bunun yanında şu anda tam lokasyon vermeyelim ama yeni bir içme suyu barajı projesinde de çalışıyoruz. Bir köyümüzün taşınması söz konusu biliyorsunuz. Düzce’nin daha uzun yıllarda içme suyu sorununu çözecek yeni bir baraj planlamamız var. Dediğim gibi bu köyümüzü de taşıdıktan sonra orayı biraz daha yapılaşmadan arındırıp Düzce’nin doğal içme suyu barajı haline getirmekle ilgili bir çalışmamız var. Hava kirliliği, coğrafya kaderdir derler ya biz bu kaderi yenmeye çalışıyoruz aslında. Düzce’nin coğrafi yapısı çanak şeklinde biliyorsunuz. Rüzgar esse 5 dakika sonra bütün hava kirliliği dediğimiz şey bir tarafa gidiyor ama maalesef etrafın dağlarla çevrili olması şanssızlığımız diyelim. Bunu nasıl aşacağız, gerek yeni yapılan çevre yollarıyla şehir içi trafiğini rahatlatarak, gerekse doğalgazla, biliyorsunuz yeni mahalle olan köylere daha hızlı bir şekilde doğalgaz ulaştıramaya çalışıyoruz. Doğalgaz kullanımı yaygınlaştırarak bunun törele edilebilir bir hale getirmeye çalışıyoruz. Biz gerek susuzlukla, gerekse çevre kirliliğiyle Düzceliler olarak hepimize düşen görevler var bizim de o görevleri yerine getirmemiz lazım”
“Seçimler zamanında olacak”
Öztürk son olarak ‘Erken seçim olacak mı?’ sorusunun cevabını verdi. Seçimlerin zamanında yapılacağının altını çizen Öztürk, “Seçim zamanında olacak. Bunu Sayın Cumhurbaşkanımız da sıkça söylüyor. Bizim ülkemizin şuanda gereksiz bir gündeme, gereksiz bir seçime harcayacak bir enerjisi ve zamanı yok. Seçim bu ülkede zamanında olacak. Günü geldiğinde vatandaşlarımız demokratik haklarını kullanacaklar. Sandıkta nasıl bir ülke, nasıl bir gelecek beklediklerini belirleyecekler” açıklamalarında bulundu.
