Kurban Bayramı öncesinde yapılan Düzce Belediye Meclisi’nin Haziran ayı toplantısında, Düzce Belediyesi Ulaşım A.Ş otobüslerinin bilet fiyatlarına zam kararı çıktı. Bu durum Düzce kamuoyunda büyük tepkilere yol açtı.
Meclis Üyeleri tarafından oy birliği ile alınan kararla birlikte tam kart 300 TL, öğrenci kart 150 TL, serbest kart 400 TL, bir yıllık serbest kart vize işlem 400 TL, bir yıllık indirimli kart vize işlem 150 TL ve kredi kartı ile biniş ücreti 30 TL oldu.
Peki, her gün şehir içi toplu taşıma araçlarını kullanan Düzceliler, yapılan zam ile ilgili neler düşünüyor? Öncü Haber ekibi, bu sorunun cevabını alabilmek için, vatandaşlara mikrofon uzattı.
Zammı çok yüksek bulan Düzceliler, Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü’ye seslenerek, “Yapılan zammı geri çeksin” dediler.
İşte şehir içi toplu taşıma ücretlerine yapılan zam ile ilgili Düzceliler’in görüşleri:
“Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü Zammı geri çeksin”
Hacer Karacalı: Valla benim fikrimce çok pahalı. Her gün 60 lira yani bir gidişin bir gelişin. Asgari ücretli bir insana göre çok fazla çok pahalı. Otobüsleri kullanıyorum. Çalışıyorum, çalışan bir insanım. 3 tane de çocuğum var. Onlar da her gün çarşıya gidip geliyorlar. Şu an hepsi çarşıda. Yani çok pahalı. Bence Belediye Başkanı Faruk Özlü zammı geri çeksin. Zammı geri çekmesini istiyorum. Düşüncem o. Başarılar diliyorum işlerinde ama zammı geri çeksin.
“Yapılan zammı kınıyorum”
Bahattin isimli vatandaş: Otobüslere yapılan zammı duydum ve acayip kınıyorum. Her gün gidip gelen kişiyim ben. Normalde asgari ücret. Her gün 60 lira koyuyor yani şu anda. Otobüsleri sabah – akşam her zaman kullanıyorum. Olmayacak bir karar. Zam hakkında, düşürmesini istiyoruz. Zaten 24 liraydı, bize koyuyordu, bir de 30 lira yaptı. Yani biz evden çıkmayacak mıyız, bir yere gitmeyecek miyiz yani?
“Milleti sömürmesinler”
İsmini vermek istemeyen vatandaş: “Abi milleti sömürmesinler. Milleti sömürmesinler yazık günah.”
“Faruk Özlü’yü destekliyoruz, ama bu işe bir el atsın”
Musa Korkmaz: Zaten alıştık zamlara da. Zaten bu otobüs saatleri eskisi gibi değil yani. Saatler uymuyor, uygulamadaki saatler uymuyor. Devamlı fiyatlara zam geliyor. Uçuk bir şekilde zam geliyor yani. Yani 6 ayda ikiye katladı, hemen hemen neredeyse. Tamam Faruk Özlü'yü destekledik, destekliyoruz, ama işte bu belediyelere el atması lazım. Yani çok serbest bıraktı bence. Yani dolmuş şoförlerinin vatandaşlara ukala davranması, saatlerin hiç uymaması, tutmaması... Dolmuşlarda genelde bu sorunlar var.
“Ulaşımdaki hizmet eksiğini kapatmak için zam yapmaya çalışıyorlar”
Necdet Yaman: Otobüslere yapılan zamları yerel yöneticiler düşünsün. Onların kendi ahlakları dışında yapıyorsa kendileri düşünsünler. Yapacak bir şey yok. Yani vatandaş bu durumdayken, zam yapabiliyorsa belediyemiz ona da başka bir şey yok Yani her gün otobüs kullanıyorum. İşe gidip gelirken, her gün kullanıyoruz. Ne bileyim ben her şeye zam zam zam... Yaptıkları nedir? Ben anlamadım. Ulaşımda bir hizmet eksikliği var, onları göz önünde bulundurup zam yapmaya çalışıyorlar.
Ahmet Gökçer: Gerekiyormuş zam yapmışlar. Aslında biz bedava biniyoruz, 65 üstü. Aslında bunun yarısını biz ödemeliyiz, yarısını devlet ödemeli, ama tam ödediği için öbür kişilerin üzerine kalıyor. Yani zam yapma zorunluluğu kalıyor. Aslında normalde bizim de katkımız olsa. Yarı yarıya olursa bu iş daha iyi düzenlenir. Tamamını devlet ödüyor. Tabi orada yaşlılar var, sakatlar var... Yani arabaya baktığımız zaman, para verip arabaya binen vatandaşlar çok az.
“Yapılan zammı yanlış buluyorum”
Zübeyde Öztürk: Ben yapılan zammı yanlış buluyorum. Biz her gün otobüse binip işe gidip gelen insanlarız. Bana göre çok çok fazla. Asgari ücret olduğu yerde duruyor, yol paraları her gün her gün artıyor. Bu böyle olmaz. Lütfen geri çeksinler. Valla rica ediyorum. Ben kabul etmiyorum yani. Öğrencilerimiz var. Ben her gün iki kere otobüse biniyorum. Yazık günah yani. O zaman asgari ücret de yükselsin. Eşim, torunlarım, ben, her gün, her gün otobüsteyiz biz sabah akşam. Yazık günah yani. Yükselmemesi lazım. O zammı lütfen geri çeksinler. Rica ediyorum.
“Zamlarla yaşamaya alıştık”
Hasan Hüseyin Aslan: Ne diyelim? Türkiye şartları. Daha da bir şey demeye gerek yok. Yarın da gelecek, öbür gün de gelecek... Zamla yaşamaya alıştık. Normal bence. Daha çok bisiklet kullanıyorum. Bugün devlet dairesinde işim olduğu için otobüs kullanıyorum. Yapılan zam normal değil. Zaten kredi kartına ek ücret almaları da normal değil. Yani anormal bir rakam. Ben 1,5 TL fazla veriyorum, onun için. Bir şey diyemiyorum yani. Bizim maaşımız artmıyor, ama her şeye zam var.
“Yapılan zam normal değil”
BAHTİYAR DEMİR: Yani zam yapan büyükşehirleri baz alması hoş değil. Çünkü Düzce, Faruk Özlü Başkanımızı güvenerek seçtik, kendisini de seviyoruz, destekliyoruz. Ama kurtarmış olsa yapmaması lazım. Kurtarıyorsa yapmasın, çünkü mesafeler kısa. Fakat köyler mahalle oldukça, oralara ulaşım gidiyor. Bu sefer zam yapma isteği doğabiliyor. Mesafe uzak çünkü. Öyle de hak veriyoruz. Bence yapılan zam normal değil, çünkü 24-25 TL kurtarıyor. Kurtarır yani. Biz ona güveniyoruz. Biz Düzce'yi seviyoruz, başkanın kendisini de seviyoruz. En azından bunu yapmaması lazım. Farklı siyasi partilerin belediye başkanları yapabilir. Onlar zaten acımasızlar ve acımıyorlar da. Suya da yapıyorlar, ulaşıma da yapıyorlar. Ben sürekli indi bindi otobüsteyim. Toplu ulaşım aracını kullanıyorum yani. Bu ülkede, bu Düzce'de herkesin arabası olacak diye, bir kaide yok ki. Ekonomiye bakıyor bu. Benim gibi yüzlerce, binlerce arabası olmayan insan var. Nasıl olacak bu iş? O yüzden bence hayır.
“İnsanları mağdur etmekten başka bir şey değil”
ARZU BAKİ: Yapılan zam rezillik sadece. İnsanları mağdur etmekten başka bir şey değil. İşe giden gelenler ne olacak? Herkes ekmek peşinde. Onun da ekmek parasını belediye alsın. İnsanları daha çok sefalete sürüklüyor. Başka bir şey değil. Sürekli otobüs kullanıyorum, işe gidiyorum, geliyorum. 3 vasıtayla gidip geliyorum. Kesinlikle yapılan zammı doğru bulmuyorum. Yetimlerin hakkı. Bu mazlumların, insanların haklarını asla ödeyemezler. Rezillik, gerçekten rezillik.
HABER: Zeki AŞIKOĞLU
KAMERA: Selçuk AKYOL
