Kurak bir yaz geçirdik. Susuz bir yaz geçirdik. Düzce’de ikinci, üçüncü katlara suların çıkmadığı, susuzluktan kıvrandığımız bir yaz yaşadık. Ama Akçakoca’da zamanın belediye başkanı, daha önce milletvekili olan Nazmi Çiloğlu, bir içme suyu barajı bırakmıştı. Bu yüzden en kurak senede bile Akçakoca’da yaşayanlar, gelenler su sıkıntısı çekmediler. Su boldu, problem yoktu. Nüfus 25 binin yanına 150 bin de eklense sıkıntı olmadı. İşte öngörü bu, hizmet bu, torunlara anlatılacak hikâye bu.
Bugünlerde Düzce’de bir söylenti dolaşıyor. AK Parti Düzce Milletvekili Ayşe Keşir’in önümüzdeki dönem belediye başkanlığına aday olacağı konuşuluyor. Olur mu? Olur. Antep’in “Fatma ablası” var da Düzce’nin “Ayşe ablası” olmasın mı? Olsun.
Ama şunu da görmek lazım: Düzce’de siyasetin ve bürokrasinin ağırlığı şu an Belediye Başkanı Faruk Özlü’de. İnsanlar bütün dertlerine oradan çözüm arıyor. Bir de Ercan Öztürk var, fakat son zamanlarda Ayşe Hanım sahaya indi. Şimdi Düzce’de susuz yaz dedik ya perşembenin gelişi çarşambadan belli olur.
TARLADA YÜZÜ OLANIN HARMANDA YÜZÜ OLUR AYŞE ABLA
Geçen gün Milli Eğitim Bakanı geldiğinde kendisine “Ayşe Başkan” dedi. Kadın Kolları Genel Başkanı olan Ayşe Keşir’in Düzce’ye bir içme suyu barajı kazandırması lazım. Bu, belediyenin imkânlarıyla yapılacak bir iş değil. Devlet Su İşleri, Orman Bakanlığı devreye girmeli. Düzce’nin su sorununu çözecek bir baraj bırakması lazım. Çünkü “tarlada izi olanın harmanda yüzü olur.”
Ayşe Hanım bütün birikimini ortaya koymalı. Uğur Deresi’nin yukarılarına ya da başka uygun bir noktaya bir içme suyu barajı yapılmadan belediye başkanlığı adaylığının konuşulmasına gerek yok. Aday olur mu? Olur. Ama şimdiden sonucu pek iyi görünmüyor.
Eğer Ayşe Hanım Antep’in “Fatma Ablası” gibi olmak istiyorsa, önce buradan başlamalı. Bugüne kadar niye yapılmadı bilmiyorum. Belki böylesine kurak bir yaz daha önce yaşanmadı. Ama nasıl ki abdest olmadan namaz kılınmaz; Ayşe Hanım’ın da önce bu hizmeti yapması lazım.
MAHALLE TEMSİLCİSİNİ TOPLANTIYA GETİREMEYEN İL BAŞKANI
Vatandaş karar verir. Bir süre önce AK Parti İl Teşkilatı AR-GE toplantısı yaptı. Orada konuşmacı, “Burada mahalle temsilcisi var mı?” diye sordu. Maalesef salonda bir tane bile mahalle temsilcisi yoktu. Bu tablo çok şey anlatıyor. Yarın seçim olsa sandıklarda görev alacak teşkilat yok.
Geçen gün ben de bir paylaşım yaptım, “İl Başkanı aranıyor” dedim. Aslında AK Parti’ye dememiştim. Partisinin toplantısına mahalle temsilcisini getiremeyen bir il başkanı, nasıl başarılı olabilir?
DÜZCE’NİN İÇME SUYU ARTIK FARZ OLDU
Bütün bu tabloya bakıldığında, Düzce’ye bir içme suyu barajı yapılması artık farz oldu. Bu memlekette bir hizmet olacaksa, insanlar içme suyunu barajdan içmeli. Yoksa yanıp kavrulacağız.
Ayşe Hanım’ın “Fatma abla” olma yolundaki ilk işi bu olmalı. Çünkü karar veren ben değilim, ikinci katta abdest alamayan, ihtiyaçlarını gideremeyen vatandaş karar veriyor. Her şey Faruk Özlü’nün omzuna yüklenemez.
YARGI KAMU MENFATİ İÇİN ELEŞTİRİLERİ HAKLI BULDU
Öte yandan Beltaş’ın Genel Müdürü bizi savcılığa şikâyet etmişti. Ancak savcılık, yapılan eleştirinin kamu yararına olduğuna karar verdi. Öte yandan Arap Çiftliği’nde 150-200 milyonluk bir para trafiği yaşandığı, Beltaş’a da milyonluk cezalar kesildiği konuşuluyor. Genel müdürün altında şirketin arabası var, Sivas’a gidiyor, Ankara’ya gidiyor, masrafı Beltaş ödüyor. Bu milletin sırtına yükleniyor.
ÜZEYİR’İN MUHAMMED’İN ŞİKAYETLERİ TAKİPSİZLİK YARGIDAN CEVAP
Bunları dile getirdiğinizde ne oluyor? Hemen savcılığa koşuyorlar. Ama sonuç ortada.
Hakan Fidan’dan, geçmişteki davalardan, daha birçok dosyadan söz etmek mümkün. Önümüzdeki günlerde Yorumlu Yorum’da detaylarıyla gündeme gelecek.
Güzel bir söz vardır: “Bir kurt yürürken, 40 it salmadan onun asaleti ortaya çıkmazmış.” Bizim töremizde de vardır: “Çakalların, tilkilerin hükmü; kurt sahaya ininceye kadardır.”
Önümüzdeki günlerde dolu dolu Yorumlu Yorumlarda, kitabın ortasından konuşmak üzere buluşacağız.