2025-06-12 17:50:07

VEKİL ÖZTÜRK: ŞİDDETLİ GEÇİMSİZLİK VAR, BOŞANMAK LAZIM

SADULLAH ÜNSAL

akcakoca postasi@hotmail.com 12 Haziran 2025, 17:50

Bayramdan önceki haftada bir bayram kutlaması yaptık ama unuttuğumuz vardır. Dedik ki: "O programda bayramdan sonra bayramlık ağzımızı açacağız.". İki tane gelişme var.

AK PARTİ’DE SÜRPRİZ BEKLİYORUZ

Birinci: AK Parti il teşkilatında, başkanlık düzeyinde, teşkilat düzeyinde bir sürpriz bekliyoruz.

Evet, aldığımız bilgi bu. Duyumlar, siyasi kulislere düşenler… Bir sürpriz olabilir. Yani nasıl sürpriz olabilir bilemiyoruz tabii ama bir sürpriz var. AK Parti’de bir sürpriz var. İlde, Düzce ilinde bir sürpriz olacak. Nasıl bir sürpriz olacak bekleyeceğiz. Zaman içinde ‘şu olacak, bu olacak’ diyemeyiz çünkü duyum, tabii bilgi başka, duymak başka. İstihbarat tam net değil ama bir sürpriz var.

LAFLA PEYNİR GEMİSİ YÜRÜMEZ, NE OLDU ANJİYO MERKEZİ?

İkincisi: Şubat ayında bizim atom karınca Sağlık İl Müdürümüz var. Atom karınca; çalışkan. Ama hani, şubat ayında anjiyo cihazı makineleri devreye girecekti. Mart, nisan, mayıs… Haziran’a geldik. Dört ay geçti. Anjiyo noktasında, o makinenin kurulması, yapılması, edilmesi anlamında bir netice alınmadı.

Sağlık İl Müdürü Yasin Yılmaz’ın gayretinden, samimiyetinden endişemiz yok. Ama maharet ve becerisini dört aydan beri göremedik.

Bu aynı işlem Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yapılıyor. Fakat yeterli değil. Makine parkuru veya ekipmanı yeterli değil. Yani dört ay geçti, beş ay geçti üzerinden. Şu ana kadar anjiyo ünitesi ne oldu Yasin Bey?

Bu konuyla ilgili ne yapacaksanız bir an önce yapın. Çünkü havalar sıcak, insanların kalp krizi geçirme olasılığı çok fazla.

Bununla ilgili de mutlaka ve mutlaka bir çalışma varsa da bir açıklama yapılsın. Veya açıldıysa da belki biz bilmiyoruz.

Hani derler ya, lafla peynir gemisi yürümez. Yani artık bu konuyla ilgili Sayın Yasin Yılmaz’dan veya ilgili birimlerden bir açıklama bekliyoruz. Ne oldu anjiyo ünitesi? Dört aydan beri ses seda yok.

“SAAT 09:30’DAN SONRA ÖLMEYİN, SELANIZI OKUMUYORUZ”

Sabah saatlerinde, şu anda da önümüzde görüyorsunuz, Öncü WhatsApp ihbar hattımıza bir bilgi geldi.

Gelen bilgi: Gümüşova Merkez Camii’nde bir not yazılmış. İmamlar, cumartesi günü şu nöbetçi, pazar günü bu nöbetçi... Neyse. Fakat: “Saat 09.30’dan sonra sela getirmeyin, okunmayacak.” Allah Allah!

Öncü’de bu haber var. Öncü internet sitesinde bu haber var. Yorumlara zaten baktığınız zaman… Efendim yani gülmekten kırılır insan.

Bu imam arkadaşlar, haber yapıldıktan sonra bizim haber merkezimizi arayıp, “Ya siz bize sormadan nasıl yazarsınız?” Ya sana mı soracağız Hoca Efendi? Yani Gümüşova’da 09.30’dan sonra ölmeyelim mi? Ölmesinler mi? Ne demek 09.30’dan sonra sela okunmaz?

Onda da ölebilir insan.

Sana mı soracaklar Hoca Efendi?

Yani bir de özrü kabahatinden büyük! Haber merkezimizi arayıp, “Yasal işleme başvuracağız, gereğini yapacağız.” diyorlar. Ya Gümüşova’da olabilir de, Düzce’de adliyeyi bilmiyorsanız Adliye Fevzi Çakmak’ta. Gidebilirsiniz.

Böyle bir densiz açıklama yapılmaz. Böyle densiz bir yazı yazılmaz: “09.30’dan sonra sela verilmez.” Efendim savunmaları da şöyle diyorlar ki: “Gece arıyorlar, gündüz arıyorlar.”

Adam, senin ölmek için mesai saatini mi bekleyecek ya? Böyle bir şey olabilir mi? Yani ben öleceğim de saat kaçta öleyim? İmam ne zaman sela okumalı? İş değil ya, hakikaten iş değil.

Üç konudan sonra gelelim esas konuya: “Akçakoca Orman İşletmesi’nde neler oluyor?” dedik.

Şimdi, “Herkes eğri de sen mi doğrusun?” diye bizim bir lafımız var. Her şey Kurugöl Orman Kalkınma Kooperatifi’nin nakliye koçanları ile ilgili şikayetiyle başladı.

USULSÜZ NAKLİYE İLE BAŞLADI, ŞEFİN AYRILMASINA KADAR GİTTİ

İddiaya göre, Kurugöl Orman Kooperatifi tarafından hiç alakası olmadan ciddi oranda birilerine nakliye kesiliyor. Yani bu nakliyede resmi bir evrak ve imza atılıyor. Kim atıyor bunu bilmiyorsun.

Bu şikayet edildikten sonra, Akçakoca Orman İşletmesi’nde havalar geriliyor. Şimdi bunun akabinde birçok yerde müeyyideler uygulanıyor.

Bu nakliye meselesi mutlaka bir tahkikata dahildir. Orman Bölge Müdürlüğü de bunu takip ediyordur.

Varsa bir açıklaması, gönderildiği zaman bununla ilgili ne yapıldı, ne yapılmadı, nakliye dilekçesiyle ilgili sonucunda ne oldu, ne olmadı, bunları kamuoyuna açıklarız. Hani “Yanlış hesaptan doğru sonuç çıkmaz” diyorlar ya, büyüklerin bir sözü var…

Dikili kesim var burada. Akçakoca’da bir ormanda bir bölge var; bu bölgeyi, ağaç işiyle iştirak eden şirketlere de, kooperatiflere de, şahıslara da tahsis edebiliyorlar. Dikili bölge şu: Ağaçlar kesilebilir. Burada bir yol açılacağı zaman ya da başka bir işlem yapılacağı zaman ormancı şefinin orada olması gerekir.

ORMANDA DİKİLİ SATIŞ İSTİSMARA AÇIK: DİKİLİ SATIŞLARI DURDURUN

Burada dikili ağaçlarda istismar var mı? Var. Ormanda adam kesim yapıyor. O kadar devlet arazili alan tahsis edilmiş. Ormancı da, şef de günübirlik, her gün orada olması lazım. “Efendim kaçak kesim varmış.” E niye kestiriyorsun?

Ve Düzce’de yok bu dikili kesim. Bu “dikili kesim”, yani ağacı dikili olarak satan anlayış, Akçakoca’da bitmeli. Ormanın birçok yerinde bitmeli, özellikle Akçakoca’da. Her tarafında bitmeli.

Şimdi buranın bir amiri var mı? Var. Buranın güzel bir memuru var: Levent Kartal Bey burayı idare ediyor. Ama idare ederken de orman kalkınma kooperatiflerinin tahkikatı, incelemesi, her şeyi yapılıyor. Altun Çay Kooperatifi on tane ağaç kesmiş. Damgalı olmayanlara cezai işlem uygulanmış. Normal, nizami kestiği zaman iki bin liraysa, buna dört bin lira uygulanıyor. Hakkını bitiriyorlar. Birçok kooperatif çalışamaz hale gelmiş. Bunlara tahsisat verilmiyor, ormanda çalışma izni verilmiyor.

Şimdi bunların önü kapandığında kimin önü açılıyor? Buralara tahsis yapanların önü açılıyor. Dışarıdan özel şirketler... Bu kadar tantana varken, bir dünya dilekçe var: “Efendim, orası usulsüz kesim yapılmış, burası kanunsuz olmuş…” Birçok sıkıntı var.

Ama en büyük sıkıntı, Hülya Yılmaz isimli bir şef. Orman İşletme’de görevli bir şef. Bu hanımefendi bu işlemlerle mi ilgilidir, bilemiyoruz. Tahkikat aşamasındadır muhtemelen. Görevinden istifa etmek istiyor. Müdürüne gidiyor, müdürü ile bir ihtilaf yaşıyor. Orman İşletmesi’nde öyle bir ses oluyor ki, camlar yıkılacak, herkes bu sıkıntıyı duyuyor. Kendisinin daha sonra izne ayrıldığı, bölge müdürlüğüne bu konularla ilgili bilgilendirmeler yaptığı söyleniyor.

Bir kısmı, iddiaya göre, usulsüz, kontrolsüz, mevzuata uymayan işler. Kendi doğrularına uymadığı için bazı uygulamalardan rahatsızlık duyduğu da söyleniyor. Bir kısmına göre ise istifa etti. Bu Orman İşletmesi’nde deveye sormuşlar “Neren doğru, neren eğri?” diye. “Neren doğru ki?” demiş.

Şimdi burada tapulu kesim yapılan ya da orman işleriyle ilgilenen bir özel orman mühendisi, Akçakoca’da yaptığı bir ortaklıktan ayrılıyor. Ortaklıktan ayrıldığı firmanın bilgilerini, kodlarını iki yıl boyunca Orman İşletmesi’nde kullanarak resmi dosya hazırlıyor ve onaylatıyor.

“Yahu hiç mi görmediniz? Hiç mi fark etmediniz?” Ve bu usulsüzlük ortaya çıkınca konuyla ilgili soruşturma başlatılıyor. Bu, o orman mühendislik firmasıyla ilgili bir durum.

En çok işlem yapılan bölge yetkilisi Furkan Şef var. Furkan Bey de, Levent Kartal da bu kişiyi tanıyor. Bir iddiaya göre bu kişi, başka bir firmanın kodu ile ormanda işlem yapıyor, tapulu kesimler gerçekleştiriyor ve bu kesimlere ilişkin nakliyelerde de uyum sağlanıyor. İddialara göre bu nakliyeler farklı amaçlarla kullanılıyor. İddia bu; ben kesin bilemem.

Burada da eksik bir iş var. Deveye sormuşlar: “Neren doğru ki?” dediği gibi…

Akabinde Orman İşletme Müdürü’nün tanıdığı Şenol isimli biri var. Kesim ve nakliyeleri o yapıyor. Ormandaki Ali kıran, baş kesen gibi, yaptığı iş ile ilgili gelen eleştirilere ya da tartışmalara karşılık şu ifadeleri kullanıyor: “Benim arkamda devlet var. Furkan Şefim var, Levent Kartal var. Siz kimsiniz? Müdürüm var.” diyerek kendine bir alan açmış durumda.

Bu yaşananların hepsi, CİMER’e yazılmış. Dilekçeyi yazan kişi Akçakoca’dan Nevzat Sağlam. Bu işin peşinde olduğunu ifade ediyor.

Bu işin son boyutu ise şu: Orman müdürlüğü yetkililerinden aldığım bilgilere göre, ormanda 24 saat çalışan kameralar var. Ancak bu kameralar depolarda ve sahalarda çalışmıyor. Bu kameralar, ancak yeni gelen Sayın Bölge Müdürü sonrasında devreye alınmış.

Peki bu kameraları kim bozdu? Nasıl bozuldu? Niye çalışmıyordu? Bu kameralar neden kurulmuştu? Kontrol amaçlı. Eğer kameralar çalışmazsa, kontrol elden gider. İşte bu kameralar yeni yeni çalışmaya başlamış.

MİLLETVEKİLİ ÖZTÜRK: KÖKTEN ÇÖZECEĞİZ

Üst üste, alt alta koyduğumuzda tüm bu olaylar derlenip toparlanıyor ve konu Düzce Milletvekili Sayın Ercan Öztürk’e anlatılıyor. Kendisi bu olayla ilgili şu tespitte bulunuyor:
“Şiddetli geçimsizlik var. Boşanmak lazım, çözmek lazım, kökten çözmek lazım. Onu bilmiyoruz ama bir geçimsizlik olduğu kesin.”

Ormanda üretim yapan orman kalkındırma kooperatiflerinin hepsi “eğri”, Orman İşletmesi’ndeki şefler “doğru” gibi bir hava oluşturulmuş. Sanki bu şefler mevzuata göre bu kooperatifleri hizaya getirmeye çalışıyor gibi. O zaman kapatın kooperatifleri.

Peki, kooperatifler çalışmadığında kim çalışacak? Özel şirketler devreye girecek. Neye girecek? Dikililere… İşte dikili satış, Akçakoca’daki dikili kesim ve satış işleri kaç kişinin başına bela oldu.

Buradan Sayın Orman Bölge Müdürüne, Orman Genel Müdürüne ve bu memlekette “orman” diyen herkese sesleniyorum:
Akçakoca’da ve hatta bölgemizde dikili satışları, dikili tahsisleri bitirin. Devlet üretsin, kontrollü şekilde üretim yapılsın, ürün depoya getirilsin, insanlar da bu ürünü depodan satın alsın.

Yani bir idare düşünün, bir yapı düşünün; bütün imkânlarını kullanırken öyle boşluklar var ki yasada... Bu dikili kesim, bu dikili satım her türlü istismara açıktır. Herkes için açık. Burada istismar var mı, bilemiyoruz. İşin birçok arka planını biliyoruz; ancak konu şu anda tahkikatta. Tahkikatta olduğunu, dilekçeler verildiğine göre, devletin bunu inceleyeceğini anlıyoruz.

Ama Ercan Öztürk’ün dediği gibi, şiddetli geçimsizlik var; boşanmak lazım, kökten çözmek lazım. Kökten çözüm de artık nasıl olur, zaman içinde göreceğiz.

Efendim, şimdilik bizden bu kadar. Allah nasip ederse, Cuma akşamı yarım kalan bayramlık ağzımızı açmaya devam edeceğiz.

Programın Tamamı İçin:

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.