“ÜMİT ÖZDAĞ; SENİN CEMAL PAŞA’DAN NE FARKIN VAR?”

DÜZCE

Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal, Ağa Mahallesi’ne inşa edilen Süleyman Soylu Roman Kültür Evi’nin Sayıştay raporlarına göre deprem paraları ile inşa edildiğinin ulusal basındaki yankılamalarını yorumladı. “Düzce'de bu imkan deprem parasıyla yapıldı diye Sayıştay rapor tutmuş ya; bu da bu fondan gelmiş. Ne var bunda? Bunda ne var? Allıyoruz, pulluyoruz… Hani öküz altından buza arıyoruz. Bulunmaz ama bulanlara da hayırlı olsun” diyen Ünsal, Süleyman Soylu Roman Kültür Evi’nin Düzce’ye kazandırılan bir eser olduğunun altını çizdi. MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin çağrısıyla başlatılan “Terörsüz Türkiye” sürecini de değerlendiren Ünsal, Türkiye’deki gerçek milliyetçilerin ve ülkücülerin terör sorununu çözeceğini kaydederek, sürece karşı çıkan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’a da “Senin Cemal Paşa’dan ne farkın var” diye seslendi.

Kendine has üslubuyla Düzce’de konuşulmayanları konuşan Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal “Yorumlu-Yorum” programı ile gündemi belirlemeye devam ediyor. Öncü TV ekranları ve 100.2 Radyo Öncü Ortak Yayını ile geniş kitlelere ulaşan Yorumlu-Yorum programının son bölümünde Ünsal, Düzce ve ülke gündeminde ön plana çıkan konuları değerlendirdi.

“DÜZCE’DE DEPREM OLDU DÜĞÜN BAYRAM DEĞİL”

Ulusal basında geniş yer bulan Süleyman Soylu Roman Kültür Evi’nin Sayıştay raporlarına göre deprem paraları yapıldığı ile ilgili haberleri gündemine alan Ünsal, “Şimdi bu sabah (7 Kasım) bir haber düştü ulusal basına. Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü deprem parasıyla, deprem fonuyla Süleyman Soylu’ya ismini bahşeden bir Roman kültür evi diye bir yer kuruldu. Şu anda orası zaten Düzce Valiliği’nde, Roman Koordinasyon Merkezli olarak devam ediyor da, Çilimli merkezde o günkü şartlarda kentsel dönüşüm başladı. Şimdi deprem parasıyla kültür evi veya koordinasyon merkezi nasıl yapılır? Sayıştay bu raporu hazırlamış. İşte bu raporlar yayılıyor, ediliyor. Düzce’ye kazandırılmış bir şey. Neticede bugün Düzce'de bu imkan deprem parasıyla yapıldı diye Sayıştay rapor tutmuş ya; bu da bu fondan gelmiş. Ne var bunda? Bunda ne var? Allıyoruz, pulluyoruz… Hani öküz altından buza arıyoruz. Bulunmaz ama bulanlara da hayırlı olsun” diye konuştu.

“İÇERİDEKİ HAİN, DIŞARIDAKİ HAİN İLE BİR ARAYA GELİNCE İHANET GERÇEKLEŞİR”

Türkiye’de Türk ve Kürt kardeşliğinin tarihte Asya ve Afrika’yı dizayn ettiğini hatırlatan Ünsal, “Şimdi haftada bir gün ulusaldan bahsetmek lazım. Ben tarihçi değilim. İttihatçıların bir Cemal Paşası vardı. Şam valiliği yapan. Arap aşiret reislerinin kızlarını alıp, gece oturduğu konakta oynatıp, pırasa doğrar gibi orada sorgusuz sualsiz orada Arapları Türkleştirmek hesabıyla beraber bir İttihat Terakki’nin planı ve programı dahilinde Araplar’ın nefret, kin, husumet, acziyet, taciz neyse bunlar yapılırken, İngiliz ajanları o coğrafyadaki Arapları Osmanlı'ya kışkırtmak için bir mücadele içindeydi. İçerideki hain, dışarıdaki hain bir araya geldi mi tabii bu ihanet gerçekleşir. Şimdi bugün bu coğrafyada 1980'li yıllarda başlayan, bugün bitirilmesi ve bitti denilen ve bitirilmesine uğraşılan bir PKK, bir Kürt, bir terörsüz Türkiye meselesi var. Şimdi ben Türküm. Karşımdaki Kürt, bizim kanımızın, canımızın, asaletimizin anlamı bu kavgayı çıkaran, bu savaşı başlatanlarda yok. Anlam ne var? İki tane boyut var. Bir, Türkiye'nin 1984 yılından bugüne kadar kaybettiği trilyon dolarlara bakmak lazım. Bu para nereye gidiyorsa, iç ve dış ayaklarıyla beraber, bu paralar kimin cebine gidiyorsa, terörü besleyen odur. İki, bu coğrafyada Türk ve Kürt'ün kardeşliği Asya'yı, Afrika'yı dizayn etti ve en büyük bu kardeşliğin en büyük neticelerinden bir tanesi de Acem casuslarının, o İranlı Acem casuslarının, o İsmaileler’in, o dünyada İsrail'den çok sonra en çok Yahudi’nin, Siyonist’in yaşadığı İran gelen akımları durdurdu bu Doğu Anadolu'da” şeklinde konuştu.

SOSYAL DEMOKRATLAR İLE İSLAMI YAYAR

MUHAFAZAKAR ELİYLE İSLAMIN İÇİNİ BOŞALTIR

MİLLİYETÇİLERLE KÜRT SORUNUNU ÇÖZERLER

Terörsüz Türkiye ile ilgili sürece iktisatçı, yazar ve istihbarat analizcisi Mahir Kaynak’ın geçmişte yaptığı sözlerle örnek veren Ünsal, konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Şimdi rahmetli Mahir Kaynak’ı bugün rahmetle anıyorum. Allah rahmetiyle muamele eylesin. Hatırlayanlar da o vatansever insan için bir Fatiha okuyalım hep beraber. Ama Mahir Kaynak demişti ki, çok güzel bir tespitte bulunmuştu. Dünyayı yöneten akıl -hani üst akıldan bahsediyorlar ya- cumhuriyetçilerin eliyle İslam'ı yüceltir, büyütür, yayar. Mütedeyyin ve Müslümanların eliyle İslam'ın içini boşatır, bertaraf ettirir. Efendim bunu sulandırır. Türkçülerin, ülkücülerin, milliyetçilerin eliyle de diyor terörü bitirir. Bak yıllar önce bunu söylemiş. Şimdi Devlet Bahçeli gibi bir dert adamı çıkmış ortaya. Dertleniyor bu memleket için, millet için. Allah hayırlı uzun ömür versin.”

“KAVGANIN KAZANANI OLMAZ… BU KAVGANIN BİTMESİ LAZIM”

Aynı coğrafyada yaşayan Türk ve Kürt kardeşleri arasında ki kavganın bitmesi gerektiğine vurgu yapan Ünsal, şu ifadelere yer verdi:

“Zorlandığı şey şu; yıllardır Kürtler, Kürt milliyetçiliği üzerinde kavga ederken, PKK terörist Türkiye büyük işte işaretlerle insanları motive ettikten sonra bugün bu İmralı meselesinde, PKK meselesinde, terör meselesinde, çözüm süreci ve çözelim derdiyle dertlenip bunu da dillendirdiği zaman, bunu anlatamıyor topluma. Kavganın kazananı yok. Dün söylenenle bugün söylenen arasında kavram kargaşası mı var? Var. Ama kargaşaya bakmayalım. Bu ülkeye, bu coğrafyaya, bu millete, bu devlete faydalı mı, zararlı mı? Oraya bakmak lazım. Faydalı. Bunu hümanist olarak bir sosyalist de, İslamcı olarak bir şeriatçı da, bir liberal de baktığı zaman, büyük pencereden baktığın zaman bu kavganın bitmesi lazım. Herkes bir şey söylüyor.”

SENİN CEMAL PAŞA’DAN FARKIN NE?

‘Terörsüz Türkiye’ sürecini açıklamaları ile baltalamaya çalışan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ı da eleştiren Ünsal, “Yıllardır milliyetçilik, ırk milliyetçiliği, kök milliyetçiliği yani din milliyetçiliği bu milliyetçiliklerin ülkeye kaybettirdiklerini bu coğrafya çok iyi gördü. Çok kaybettik. Şimdi ben soruyorum; bugün bir Zafer Partisi'nin genel başkanı var. Efendim 12 Eylül Dönemi’nde bu ülkeden tırslamış gitmiş Avrupa'ya, profesör olmuş, Ümit Özdağ var. Şu anda Suriye düşmanlığı, Irak düşmanlığı, milliyet düşmanlığı, Arap düşmanlığı yapar. Ya senin Cemal Paşa'dan veya İngiliz’de ki  Vambery’den farkın ne? Kürt düşmanlığı da var bunun içinde. Biz şöyle tarihimize bir bakalım. Bin yıllık tarih tekerrürden ibarettir. Bu coğrafyadaki yaşayan milletler Türk, Kürt ve Arap. Bunlar bir araya gelirse, bu coğrafyada hesabı olanların hesabı bozuluyor. Evet, menfaati bitiyor. E peki bunları bir araya getirmek için engeller var mı? Var.” ifadelerine yer verdi.

BUGÜNKÜ DUAMIZ GAYRETULLAHA GÖNÜL VERENLERE OLSUN

Programı dua ile bitiren Ünsal, “Bugün bir dua edelim. Allah'ım devletimize, milletimize, ümmetimize, coğrafyamıza, insanlık adına, İslam adına, senin rızan için hak ve hukuk adına mücadele veren tüm devlet adamlarımızı, siyaset adamlarımızı, iş adamlarımızı, bütün gönül insanları bu konuyla dertlenen, böyle dertlenen menfaat için değil ama herkesi muzaffer eyle. Sefere çıkanlara zafer nasip eyle. Bu milletin muhabbeti, Resulullah'a olan, bu maneviyata olan, bu tarihe olan muhabbetinin yüzü suyu hürmetine, bu dertle dertlenenleri bu zalimlere karşı, bu kafirlere karşı, bu hainlere karşı muzaffer eyle. Amin” açıklamalarında bulundu.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.