Düzce’de konuşulmayanların konuşulduğu “Yorumlu-Yorum” programında Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal Düzce’nin gündemini belirlemeye devam ediyor. Öncü TV ekranları ve 100.2 Radyo Öncü Ortak yayını ile geniş kitlelere ulaşan programın son bölümünde Ünsal, yine Düzce’nin gündemine dair değerlendirmelerde bulundu.
Düzce kent merkezinde yaşanan trafik keşmekeşi sorununa değinerek başlayan Ünsal, Düzce’nin bu konuda çok şansız ve bahtsız bir yer olduğuna dikkat çekti.
“TRAFİK KEŞMEKEŞİNİ EN ÜST SEVİYEDE YAŞAMAYA BAŞLADIK”
“Düzce’de bir yağmur yağdı. Yağmur yağdıktan sonra her taraf göl oldu” diyen Ünsal, şu ifadelere yer verdi:
“Sabahları veya akşam saatlerinde, sabahları işe giderken, akşamları işten dönerken o trafik ışıklarındaki keşmekeşi en üst seviyede yaşamaya başladık. Bir memleket büyürken, nüfusu artarken, alanlar genişlerken yaşam kalitesini artıracak en güzel şey nedir? Su ve yaşam alanında trafiğin daha düzenli olması. Düzce bu konuda çok şanssız, çok bahtsız bir yer.”
“MELENAĞZI YOLU YIĞILCA YOLU GİBİ BİR BİLİNMEZDİ”
AK Parti Düzce Milletvekili Ercan Öztürk’ün Düzce’nin kanayan yaralarından birisi olan Melenağzı yolu ile ilgili kendisine verdiği sözü hatırlatan Ünsal, şunları söyledi:
“Geçtiğimiz günlerde Sayın Düzce Milletvekili Talih Özcan, Yığılca ve Melen Ağzı yolundan bahsetti. Sayın Ercan Öztürk beyefendi de Sayın Milletvekili, özellikle Akçakoca’da Sayın Ulaştırma Bakanı geldiğinde Burhan Özdemir’in annesinin adına bir imam hatip okulunun açılışında bir müjde vermişti. Verilen müjde Melenağzı yoluydu. Yıllardan beri bir hengameydi, bir hikayeydi, bir bilinmezdi. Aynı Yığılca yolu gibi. Bu en son ki görüşmede de Sayın Vekil bunu ciddi bir şekilde, “Bir söz verdik, bunu devam ettirelim.” diye bir beyanda bulunduktan sonra yılbaşından önce projesi bitirilip bir an önce ihaleye girecek diye söz vermiş. Kendisi bunu bize açıkladı. Neticede o yolun Karadeniz Ereğli tarafından ve o taraftan gelen ağır araçların, ağır vasıta araçların hiç Düzce’ye girmeden, hiç bu yolu kullanmadan, Sakarya üzerinden İstanbul’a veya diğer batı vilayetlerine gitme imkânı doğacak ve o memlekete katkı sağlayacak.”
ÖZTÜRK BİZDEN YERLİ-MİLLİ NİYETİYLE İCRAATİYLE TAM DÜZCELİ
Milletvekili Öztürk’ün Düzce’de zor bir engeli aşmak için çaba sarf ettiğine işaret eden Ünsal, şöyle devam etti:
“Aslında Sayın Öztürk, Sayın Milletvekili hakikaten zor bir engeli aşmak için uğraşıyor. İyi niyetiyle devam ediyor, samimiyetiyle devam ediyor. Çünkü Öztürk’ün hani “Tilkinin dönüp dolaşacağı yer kürkçü dükkânıdır” ya… Sayın Ercan Öztürk Düzce’de yaşayacak, Düzce’de kalacak bu saatten sonra. Ve tırnaklarıyla geldiği yerde adım adım bu milletvekilliği ve bundan sonraki devamlılık noktasında dünün külfetini, bugünün nimetini bilecek şekilde bir çalışması var, bir duruşu var. İnşallah Allah utandırmasın. Melenağzı yolu, Yığılca yolu güzel ama Düzce’ye şimdi bir de devlet hastanesinin yanına bir bina daha yapıyoruz. Araştırma hastanesi lazım mı? Lazım. Gerekli mi? Gerekli. Eyvallah. Ama bu trafik ne olacak? Yağmur yağdığı zaman Düzce’nin içi göletlerle doluyor. Bu ne olacak? Hastane yapıldı. Şimdi o trafiği ne kadar kaldıracak? Şu anda devlet hastanesinin hastaları, oraya gelen gidenler mevcut yapılacak olan alana park olarak yetmiyor. İnsanlara hizmet ederken, faydalı olurken, zulmetmemek lazım. Trafik ne olacak? Düzce’nin trafiği hayati önem arz ediyor. Bunu çözmek lazım. D-100 karayolunda gerek kavşaklarda… Yani şimdi Çoban’dan itibaren üç tane kavşak var. Şimdi Hal Kavşağı’nda orada bir AVM gibi bir şeyler yapılıyor. Bu da imtiyazlı bir şirket. Bu da imtiyazlı şirketlerden. Şimdi buraya bir AVM yapılıyor. Buranın trafiği ne olacak? Biz buraya nereden girip nereden çıkacağız? Hakikaten bu trafik keşmekeşi çözülemiyorsa, büyürken çözülmedikten sonra büyüdükten sonra zaten keşmekeş olacak.”
GENEL MÜDÜRE BEN YAKIŞTIRAMADIM ÖZLÜ’NÜN YANINA YAKIŞIYOR MU?
Eleştiri oklarını sırtına attığı ceket ile çektirdiği fotoğrafı sosyal medya hesabı üzerinden paylaşan BELTAŞ Genel Müdürü Üzeyir Yiğit’e çeviren Ünsal, bu durumu Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü’nün çalışma ekibindeki bir genel müdüre yakıştıramadığının altını çizerek, “Bugün ilk defa Cuma gününden itibaren başladık: Yorumlu Yorum’un içinde Foto Yorum, bir fotoğraf var. Şimdi vatandaş sırtına cekedini koymuş, omuzuna böyle şey gibi. Yani onları biz farklı yerlerde, eğlence yerlerinde görürdük. Böyle omzuna atmış ceketi. “Yunuz yine iyi değil, sanırım beğenmedin.” diyor. Yine belediye binası yıkılıyor ya. “Yunuz iyi mi?” diyor. Şimdi kim bu? Beltaş’ın genel müdürü. Zübeyir miydi, Üzeyir miydi? Beltaş’ın genel müdürü. Bir genel müdür sırtına bir tane öyle şey alıp, ceketi alıp da “Beğendin mi Yunus, beğenmedin mi Yunus, burası iyi mi kötü mü?” Yani sadece bir Yunus Özay Er nefretiyle veya tartışmasıyla Faruk Özlü’nün yanında yer bulmak gibi bir boşluktan doğan eylemler bunlar. Ben bu fotoğrafları Faruk Özlü’nün ekibindeki bir genel müdüre yakıştıramadım. Bir Düzceli olarak utandım. Şimdi siz de bakın. “Eğer sen utandın da biz utanmadık, biz bundan iftihar ettik.” diyorsanız siz bilirsiniz” ifadelerine yer verdi.
ŞENGÜLOĞLU SİYASETİ ÖĞRENMEYE BAŞLADIN
Programda konuşmasının son bölümünü AK Parti İl Başkanı Hasan Şengüloğlu’na ayıran Ünsal, Şengüloğlu’nun siyaseti öğrenmeye başladığını kaydederek, “A’dan B’ye geçti” yorumunda bulundu.
Ünsal, şunları belirtti: “Güzel bir paylaşım daha var. Hayatın ve siyasetin okulu yok dedik ya… AK Parti İl Başkanı Sayın Hasan Şengüloğlu bir paylaşım yapmış. Diyor ki: “Temiz belediye ve güçlü Türkiye için rüşvete dur de.” Paylaşımı görüyorsunuz değil mi? “Dur.” diyor. Doğru mu diyor? Doğru söylüyor. Doğru mu bu? Çok doğru. Temiz belediye ve güçlü Türkiye için rüşvete dur. Şimdi ben buradan soruyorum: Şengüloğlu il başkanı, yönetimi, bazen milletvekilleri dahil oldu. Sivil toplum kuruluşlarına gitmeye başladılar. Odalara, STK’lara, marangozlar odasına gittiler. Esnaf odasına gittiler. Ticaret odasına gidiyorlar. Tamam, bu olmalı mı? Olmalı. Dün de vardı bu odalar. Niye gitmediniz? Vahiy mi geldi size? İşte siyaseti öğreniyorsunuz. A’sından başladınız, B’sine doğru gidiyorsunuz. Bugüne kadar niye gitmediniz? Ne zaman ki biz biraz eleştiri yaptık, ondan sonra birileri tabii hesabı kitabı olanlar, beklentisi olanlar şimdi de sivil toplum kuruluşlarına gidiyorlar. Tabii böyle olur. İnsanlar dinlenir. İnsanların dertleri dinlenir, talepleri alınır. Siyaset bu zaten. Ama Hasan Şengüloğlu siyaseti öğrenmeye başladı. A’dan B’ye geçti. Devam…”